Güney Avrupa: Yeni Ekonomik Kriz, Eski Yapısal Nedenler || Kollektif Analiz

Coğrafi ve kültürel benzerliklerin yanı sıra, Güney Avrupa ülkeleri de temel bir özellik olarak birleşik ve eşitsiz bir kapitalist gelişmeyi paylaşmaktadır. Bu, geniş Kuzey-Güney hatları boyunca hem Avrupa düzeyinde hem de ülkelerin kendi içinde, farklı bölgeler (örneğin Kuzey-Güney İtalya) arasındaki keskin sosyo-ekonomik uçurumlarla yapısal bölünmelerin temelini oluşturuyor. Bu bölünmeler, Avrupa entegrasyon süreci ve özellikle Avro Bölgesi tarafından sağlamlaştırıldı ve derinleştirildi. Bu, en açık biçimde, on yıl önce başlayan ve özellikle – sadece olmasa da (örneğin İrlanda) – Güney üye devletlerini etkileyen Avro bölgesi krizine yansımıştır. COVID-19 salgınının başlamasından önceki koşullar üzerine inşa edilen AB çapında yeni ekonomik kriz, bu bölünmeleri net sınıf çizgileri boyunca daha da acımasız bir şekilde su yüzüne çıkaracak. Bu durum karşısında en iyi yanıt, kıtadaki popüler sınıfların uluslararası dayanışma ve eşgüdümlü mücadelesi olacaktır.

İspanya:Feminist Hareket İçin Önemli bir Zafer

Feminist hareketin bu önemli zaferinde, İspanyol yüksek mahkemesi Pamplona’da yaşanan “Wolf Pack (Kurt Sürüsü)[” vakasında beş suçlu erkeğin cezasını 15’er yıla çıkardı. Aynı zamanda 18 yaşındaki kadının İspanyol yasalarına göre daha az ceza gerektiren cinsel istismara değil, tecavüze uğradığını kabul etti.
Üç yıldır devam eden bu felaket dava, kadınları, işçi ve gençleri “sana inanıyorum” (“yo sí te creo”) ve “taciz değil tecavüz” (“no es abuso, es violación”) sloganları etrafında bir araya getirerek tüm bu kesimlerin sesini dünyaya duyurmuştu.